26 Şubat 2019 Salı

"Neden Hisse Senedi?"


Ünlü komedyen Cem Yılmaz’a zamanında sormuşlar ya “Neden mizah?” diye, bu yazımında başlığını da biraz mizahi şekilde “Neden Hisse Senedi?” yapmaya karar verdim, ülkemizdeki yatırım tercihlerindeki kısırlığa ve tasarruf alışkanlığımızdaki eksikliğe dem vurmak adına…

İlk yazımda belirlediğim hedefler adına uzun vadeli yatırım yapma irademi oluşturduğumdan bahsetmiştim. Bu kez uzun vadeli yatırımın vazgeçilmesi olarak gördüğüm hisse senedi yatırım tercihimin arkasında yatan sebepleri sıralamak istiyorum.

Ülkemizde yatırım tercihlerinde gayrimenkul yatırımlarının, “Başımızı sokacak dört duvar bir yuvamız olsun” düsturundan uzaklaşmış olması, sermaye birikiminin finansal piyasalardan çekilerek, bankacılık piyasamızın kendi klasmanımızdaki(BRICS Ülkeleri Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin, Güney Afrika) ülkelerden daha sığ ve dış şoklara açık hale getirmiştir.

Derinliği olmayan finansal piyasalar ve sermaye birikimi düşük bankacılık sistemi, ülkemizin gelişimi için gerekli olan uzun vadeli yatırımları kredi yoluyla desteklemekten uzak kalmakta, sürekli dış kaynak ihtiyacı doğurmaktadır. Bankalarımızca verilen kredilerin büyük bir kısmını, işletme sermayesi eksiği çeken KOBİ’lerimizin kullandığı rotatif ticari krediler, bireylerin tüketimini kolaylaştıran ihtiyaç ve konut kredileri oluşturmaktadır.( https://www.bddk.org.tr/BultenHaftalik)

Ayrıca, 1994 ve 2001 yıllarında ülkemizi etkileyen dış kaynaklı döviz şokları, ekonomik “tatsızlıklara” sebep olmuş, halkımızın dövize olan ilgisini arttırmış ve bankacılık sistemimizdeki mevduatların (tasarrufların) yabancı para cinsinden tutulmasına, (https://www.bddk.org.tr/BultenHaftalik) kısacası “dövizsever” bir toplum olmamıza yol açmıştır.

Dövize ek olarak, Hindistan kadar olmasa da hatırı sayılır derecedeki altın tutkumuzu da düşündüğümüzde, hisse senedi yatırımı, finansal okuryazarlığı da düşük olan ülkemizde akıllara en son gelen yatırım tercihlerinden birisi olmaktadır.

Gayrimenkul, döviz ve altındaki sonra gelen yatırım tercihi, “maalesef” kısa vadeli olan Türk Lirası cinsinden mevduatlar, vergilendirme politikası gereği, (%18 stopaj) reel getiri sağlamaktan uzak kalmakta ve yatırımın ana hedefi olan kazanımdan ziyade “değer koruma” sonucu doğurmaktadır. Eurobond veya diğer döviz cinsi devlet tahvillerine, bireysel yatırımcının erişimi zor olmakta, aracı kurum ve bankaların yüksek komisyon oranları bu varlık sınıflarına yatırım yapma iştahını azaltmaktadır.

Birçok yatırım tercihi ve varlık sınıfları hakkındaki kişisel yorumlarını tamamladıktan sonra, hisse senedine yatırımının hem bireysel hem toplumsal kalkınma adına avantajlı bulduğum yönlerini sıralamaya çalışacağım.

Yazımın ilk kısmında belirttiğim üzere, sermaye birikimi düşük bankacılık sistemi, uzun vadeli kredileri kısa vadeli mevduatlar vasıtasıyla finanse etmekte zorlanmaktadır. Bunun sonucunda yatırımcı kuruluşların krediye ulaşım imkanı kısıtlanmakta ve maliyetler(faizler)artmaktadır. Şirketlerin halka arz edilerek sermaye piyasalarına, bilinen adıyla borsalara açılması ve bireysel yatırımcıların halka arz edilen hisse senetlerine yatırım yapması, bankaların üzerindeki kredi baskısının azalmasına ve maliyetlerin(faizlerin) düşmesine imkan sağlayacaktır.

Konuyu basitleştirirsek, şirketler ile tasarrufları olan bireysel yatırımcıların arada banka olmadan, sermaye piyasaları üzerinden buluşması, finansman ihtiyacı olan müteşebbislerin büyümelerine katkı sağlayacak; hisse senedi alan bireysel yatırımcılar ise büyüyen şirketlere ortak olarak şirketlerin karlarından(temettü) faydalanacaklardır.

Çok dikkat edilmesi gereken nokta, bu buluşmanın açık, şeffaf, kolay ve anlaşılabilir olması ve her iki tarafın da beklentilerini karşılayacak şekilde neticelendirilmesidir. Burada yük sermaye piyasasındaki düzenleyici kurumlara (SPK, BIST, V.B.) düşmektedir.

Maalesef sermaye piyasasındaki düzenlemelerin yetersizliği, şirket ve yatırımcıların beklentilerinin ortak noktada buluşamaması ve finansal okur-yazarlık eksikliğimiz, hisse senetlerine yatırım yapılması önünde engel oluşturmaktadır.

Bireysel açıdan baktığımızda ise, yukarıda belirtilen olumsuzluklara rağmen, halihazırda Borsa İstanbul’da işlem gören, geleceği parlak, yatırım yapan, ülkemizin gelişmesine katkı sağlayan, istihdam yaratan, aynı zamanda karını da büyük küçük demeden ortaklarıyla paylaşan şirketler bulunmaktadır.

Bireysel yatırımcıların dirayetli, güçlü ve sahiplik açısından sağlam hisse senetlerine uzun vadeli yatırımı, yazımda belirtilen diğer yatırım araçlarından daha fazla getiri potansiyeli göstermektedir. Her ne kadar etrafımızda “borsada oynayan” ve birikimini eriten örneklere rastlasak da…

Asıl mesela doğru hisse senetlerini bulmakta ve şirketlere ortak olma düsturu ile uzun vadeli yatırım yapmakta…

Bir sonraki yazımda, kişisel görüşlerim çerçevesinde, uzun vadeli yatırım yapılacak şirketler nasıl belirlenmeli sorusuna cevap vermeye çalışacağım. “1 koyup 3 almak yok, 1 koyup 1.3 almak” peşindeyiz. Aman ha yatırım yapalım derken “Üçün birini” almayalım…

24 Şubat 2019 Pazar

Neden Uzun Vadeli Yatırım Yapıyorum?



Hayatımın akışı, eşimin 2017 yılının Aralık ayında hamile olduğunun müjdesini vermesiyle değişti.


Artık çiğdem aile olmaktan çekirdek aile olma yolunda ilerliyorduk. Bu vesileyle aklımı uzun süredir kurcalayan "Ailemin geleceği için nasıl yatırım yapmalıyım?" sorusuna cevap bulmam gerektiğinin farkına vardım.


Burada yatırım yapılacak olan "gelecek" kısmından bahsetmek gerekli.


Yapacağım yatırım için 2 net hedef belirledim. 

1. olarak çocuğumun eğitim masraflarına katkı sağlamak, mümkünse karşılamak

2. olarak emeklilik döneminde görece düşük kalacağı tahmin edilen emekli maaşına ek bir destek sağlamak.


Bu hedefleri karşılamak için; yıllık düzenli temettü veren, faaliyet gösterdiği sektörde güçlü konumda yer alan hisse senetlerine yatırım yapmaya karar verdim.


2018 yılı Ocak ayından itibaren bu kararımı uyguluyorum. 2019 Şubat ayı itibariyle kararımın doğru olduğunu görmüş olmak, hedeflerim doğrultusunda ilerlemek adına ciddi bir motivasyon sağlıyor.


Bir sonraki yazımda yatırım tercihim olarak neden hisse senetlerini seçtiğimi detaylandıracağım.

Hisseci Mühendis

Oluşturduğum bu sayfada, beni hisse senedine yatırım yapmaya iten sebepleri, yatırım tercihlerimi, borsalar ve ekonomi hakkındaki yorumlara yer vereceğim. Haftada 2-3 yazı ile tekrara düşmeden, ekonomi gündemini ve piyasaları objektif olarak, sıkıcı bir dilden uzak şekilde yorumlamaya çalışacağım.